Kapitalizm Salt Ekonomik Bir Sistem midir?
Kapitalizm sadece bir ekonomik sistem değildir; hayatın her alanına nüfuz ederek sosyolojik dinamikleri ve insan psikolojisini tamamen istenildik ve yapay yönde değiştiren, hayattaki doğal değerleri ve insanlık onurunu hiçe sayan, deyim yerindeyse varoluşun üzerine karabasan gibi çöken devasa bir leke, dokunduğu her şeyi içine çeken ve öğüten koca bir kara deliktir.
Günümüzde bireylerin ekonomik sistem anlayışı kapitalizm değildir, bireyler baştan başa kapitalizmin vücut bulmuş haline gelmişlerdir. İnsan ilişkilerinden tutun herhangi kitapta yer alan bilgiye, her şey algıda birer meta ve çıkar ilişkisi haline dönüştürülmüştür. Okunulan bir kitaptan elde edilen bilgi, statü yarışında ve rekabette ön plana çıkmak ya da basit çıkarlar uğruna kullanılacak aletler haline indirgenmiştir. Örneğin eğer onurlu olmaktan ve belli değerleriniz uğruna çıkarlarınızı göz ardı etmekten bahsederseniz -yani kısaca oportünist olmayı reddederseniz- toplumun en üst sınıf bireyinden en düşük bireyine kadar herkes size "enayi" veya "işe yaramaz" gözüyle bakacaktır.
Sistem insanların kavramlara dair imgelerini bile değiştirmektedir, yine örneğin "zeki olmak" ya da "akıllı olmak" kavramlarından bahsedildiğinde insanların algısında "tilki olmak", "üçkağıtçı olmak", "çıkarcı olmak", "fırsatçı olmak", "girişken olmak" gibi unsurlar tahayyül edilecektir. Gerçek ve doğal olan anlamlar ve değerler; doğal unsurlardan alınıp beşeri ve özünde anlamsız olan statülere, maddiyata aktarılmıştır. İnsanların değer ölçüsü, para ile paralel hâle sokulmuştur. Toplumda statülere göre "modern" bir hiyerarşi yaratılmış, akabinde "modern" kölelik de var hale getirilmiş, en kötüsü de bu durum A'dan Z'ye tüm insanlığa "olması gereken" olarak kabul ettirilmiştir.
Bugün tüm bu insanlığın en doğal haklarını koruyan fikirler beyan eden ayrık insana, o insanın hakkını savunduğu insanlar "deli" gözüyle bakar ve yargılar hale gelmiştir. Kapitalizmin yarattığı bu sahtelik dünyası gerçek yaşamın yerini almış, insanlar ise sanal bir illüzyona hapsedilmiştir. Yaşamak, hayatta kalmak demek değildir. Yaşamak, itaat etmek demek değildir. Yaşamak fiili ancak özgür ve bağımsız olarak, hür ve berrak bir zihne sahip olarak eyledilir. İnsanların zihinlerine, tüm yaşam biçimlerine tecavüz edilen günümüz dünyasında insanlığa dayatılan şey yaşamak değil, sürünmektir.
Semihcan Uysal
Kapitalizmi insan üzerindeki tahribatını çok iyi anlatmış. Ancak bu yazıda teknoloji eleştirisine yer verilseydi çok daha iyi olurdu. Çünkü kapitalist modernite bireyi sisteme entegre etmek için teknolojik araçlar kullanıyor.
YanıtlaSilHarika yazı olmuş tebrikler
YanıtlaSilHerkesin gidip ormanda maymunlarla "özgürce" yaşama hakkı var. Kapitalist düzen insan etkileşimi üzerine kurulu, özgür irade ile çalışan tek progresif düzendir. Çok boş ve anlamsız bir yazı olmuş. Çöp.
YanıtlaSil